Birçoğumuzun hayali olan Google ofisi içerisinde çalışmak aslında diğer kurumsal firmalarında yavaş yavaş tercih ettiği ofis tasarımları arasında yer almaya başladı. Peki Google ofisi içerisinde bu kadar dikkat çekici olan nedir? Google çalışanlarına nasıl bir ortam sağlıyor? Bu ve benzeri sorulara Google ofisi tasarımı üzerinden cevap aramaya çalışacağız. Şimdiden iyi okumalar.. 🙂
Neler Okuyacaksınız?
Google Ofisi
Google merkez ofisi Kaliforniya’nın Mountain View bölgesinde yer alıyor. 185.806 m2 ile oldukça yüksek bir taban alanına sahip. Ülkemiz üniversitelerinde sıklıkla kullanılan shuttle hizmeti, google’ın merkez ofisinde de kullanılıyor. Yazı içerisinde paylaşacağımız görseller farklı lokasyonlarda yer alan google ofislerinden oluşacaktır.
Google Dublin Ofisi
Şeffaf cepheler kullanarak iç mekan ile dış mekan arasındaki uyumu yakalayan Google, logosunun 3 boyutlu versiyonunu kullanarak her iki mekana da canlılık katıyor. Bu sayede metrelerce uzakta olan bir birey Google Dublin’e doğru yürüdüğünü kolaylıkla fark edebiliyor.
Aydınlatma elemanların Google logosunun önüne geçmeden planlanmış olması dışarıdan fark edilmesini kolaylaştırıyor.
Google logosunun iç mekanda da ayrı işlevleri bulunuyor. Örneğin “G” harfi görünüşte kendi işlevini sürdürürken iç mekanda danışma bankası görevi üstleniyor. “G”nin üst kavisinde aydınlatma elemanları alt kavisinde ise banko ile çalışanlar yer alıyor. Alt kavisin bulunduğu bölümde kimi bölümler beyaz renk ile tamamlanmasının sebebi ise G formunun bozulmasının önüne geçmek olduğu düşünülebilir.
G harfinin ardından O harfine gelecek olursak, dış bölümünde bir girinti yapılarak oturma elemanına dönüştürülen bölümün iç kısmında ise yine oturma elemanları ve masa yer alıyor. Böylelikle Google çalışanları iç bölümünde küçük toplantı veya çalışmalarını kolaylıkla sürdürebiliyor.
Google Londra
Google Dublin ofisinin aksine Londra ofisinde aynı adımları işlemiyor. İlk bakışta Londra ofisi sizlere daha soğuk gelebilir fakat ilerleyen görseller ile bunun pek de öyle olmadığını göreceğiz.
Ofisin ana giriş bölümü hakkında konuşacak olursak, ana duvar üzerinde kullanılan Birleşik Krallığı simgeleyen bayrak, bulunduğu lokasyonu anında ortaya çıkarıyor. Karşı bölümünde ise Cam malzemenin hakim olduğu bir cephe ile birlikte banko ve bekleme alanı yer alıyor. Bekleme alanının devamında yine küçük görüşmelerin yapılabileceği bir bölme de yer alıyor.
**Bu tarz bölmeler kimi zaman mobilyalar ile kimi zaman ise iç mimari ögeler ile sağlanabilmektedir. Sıklıkla karşımıza çıkıyor olması ise sirkülasyonun olduğu mekanlarda bu tarz bölmelere sıklıkla ihtiyaç duyulması yatar.
Tavan Bölümü
Tavana bakacak olursak günümüz ofislerinde sıklıkla karşılaşılan mesh tavana burada da rastlıyoruz. Tavan üzerinde dikkat edilmesi gereken nokta ise mesh tavanın sirkülasyon ve danışma bankosu üzerinde yer alması. Örneğin, aynı mekanda bekleme alanı üzerindeki kısım açık tavan bırakılmış. Bu tarz bir yaklaşım sergilenmesinin en temel özelliği ise kullanıcıların yönlendirilmesini sağlamak yatıyor.
Google Londra Ofisi – Ortak Alan
Google Londra ofisinin iç mekanlarına devam ettiğimizde bir ortak alan ile karşılaşıyoruz. Bu ortak alan içerisinde Google çalışanları fikir tartışmaları yapabilirken bünyesinde bulunan basılı yayın arşivi ile birlikte araştırmalarını da gerçekleştirebiliyor. Bireysel çalışma yürütmek isteyen çalışanlar masalar üzerinde çalışmalarını sürdürebiliyor.
Bu iki farklı işleve sahip tek bir alanda kısmi seperasyon işlevi görmesi için orta bölümdeki oturma elemanına perde olarak tanımlayabileceğimiz bir tamamlama elemanı eklenmiş. (Kuşkusuz bu elemanın akustik bazda çözümler ürettiği de ayrı bir konuşma konusu olabilir.)
Aynı seperatör elemanı farklı renkte (siyah) iki mekanı bağlarken kullanılmak ile birlikte mekanları ayıran kitaplıklar tavana kadar devam etmiyor. Bu sayede aslında ana mekan çeşitli mekanlara iç mimari elemanlar ile bölünüyor.
Google Londra ofisinin bir başka ortak mekanına daha bakıyoruz. Bu mekan içerisinde birden çok tasarım ögesi olmak ile birlikte ilk olarak İngiliz evlerinde sıklıkla karşılaştığımız duvar kağıtları ile karşı karşıya kalıyoruz. (Sağ Bölümde) Desenlerin yoğun olduğu bu duvar kağıdı ile birlikte döşemede yer alan doğrusal halı uzun vadede kullanıcıların odak süresini kısaltabilir.
Ortak alanın sağ alanında farklı renklerde fakat aynı doğrultuda bir halıya sahip mutfak yer alıyor.
Tek bir malzeme ve renk ile döşeme, oturma elemanı ve duvarın yer aldığı mekanda kullanıcılar vakitlerinin dinlenerek geçirebiliyor. Mekan içerisinde farklı malzeme ve renge sahip olan 2 eleman bulunuyor. Yastık ve sehpa.
Kullanıcıların bireysel zaman geçirmeleri aynı zamanda ortak alandan kendilerini soyutlamamaları için kısmi açık bırakılmış bölümler tasarlanmış. Bu bölümde Google çalışanları hem çalışabiliyor hem de okumalar gerçekleştirebiliyor.
Google Londra Ofisi – Toplantı Odaları
Kuşkusuz tasarım bir konsepti barındırmak ile birlikte akustik çözümleri de yine şekil ve malzeme türü ile sağlıyor. Toplantı odası ile koridor arasındaki bağı sağlamak için ise kapı üzerinde bir dikey pencere yerleştirilmiş.
Farklı bir iç mimari tasarıma sahip toplantı odası ile karşı karşıyayız. Toplantı odasının duvar ve kapı malzemesi incelendiğinde bir animasyon filmi içerisinde yer alıyor hissine kapılmamak elde değil.
İngiliz evlerinde sıklıkla rastladığımız duvar kağıtlarına toplantı odasında da denk geliyoruz. Kültürü fazlasıyla içinde barındıran mekan uzun vadede kullanıcıların odaklanma süresini kısaltabilir.
Toplantı odasının düzeni ise sıklıkla tercih edildiği şekli ile tasarlanmış. Doğrusal bir toplantı masası üzerine karşılıklı yerleştirilen oturma elemanları ile aynı doğrultuyu takip eden bir Televizyon yer alıyor.
Görüntünün solunda yer alanda duvara yerleştirilen yazı tahtaları ile toplantıda belirlenen konular yazılarak Google çalışanlarının tek bir yüzey üzerinde tartışma sürdürebilmelerine olanak sağlıyor.
Google Londra Ofisi – Konferans Salonu
Google Londra’nın bir başka alanı: Konferans ve Sunum bölümü. Bu bölüm oldukça sade tasarlanmak ile birlikte sabit olmayan oturma elemanları tercih edilmiş. Bu sayede sunum türüne göre (oturma elemanları kaldırılarak) ayakta izlenebilen bir sunuma dönüşebiliyor.
Konferans salonunun tavanını inceleyecek olursak açık tavan kullanılarak hiçbir tavan elemanı saklanmamış. Fakat ağırlıkla siyah tonların kullanılmasının altında bir sebep yatıyor: Sorun veya kusurların görülmemesi ve dikkat dağıtmaması. (Tavanlar oldukça fazla öge barındırmaktadır. Bu ögelerin kullanıcılar tarafından fark edilmesi mekan içerisinde kullanıcı psikolojinde sorunlar yaratabilmektedir.)
Xtadilat Ekibinin Ofis Tasarımı ile hazırladığı detaylı içeriği incelemeye ne dersiniz?
**Okuduğunuz içerik tanıtım amaçlı olup editör görüşlerini barındırabilmektedir.